Defne’nin Tatlısı – Bir Panna Cotta Uyarlaması

Defne tatlısı 1

Geçen hafta bir arkadaşımın blogunda bakınırken bir Panna Cotta tarifi çıktı karşıma. Panna Cotta krema ve jelatinle yapılan üzerine de meyve peltesi ile ikram edilen Defne’nin de benim de pek sevdiğimiz bir tatlı. Ebru’nun tarifi krema, yoğurt ve süt karışımı ile yapılıyordu ve bu nedenle ilgimi çekti. Hemen denedim ve çok beğendim. Ama Defne içindeki krema miktarını görünce daha hafif bir Panna Cotta denemek istedi. Ve işte sonuç:

Defne Tatlısı 2

Defne’nin Tatlısı olarak adlandırdığımız bu tatlı amatörce hesaplarımıza göre 100 kalori civarında.
Kremalı orjinal Tarif için Ebru’nun tarifini deneyebilirsiniz. Link aşağıda
http://ebruscafe.blogspot.com.tr/search/label/tatl%C4%B1lar

Bizim tarifimiz de burada:

Panna Cotta

400 ml Süt (2 Bardak)
200 gr Süzme Yoğurt
100 gr şeker
1 paket vanilya şekeri
2 tatlı kaşığı toz jelatin
(Jelatini çözmek için 5-6 çorba kaşığı su)

Meyve peltesi
200 ml (1 bardak) vişne suyu
1 çorba kaşığı (dolu) Buğday Nişastası
1 Avuç Kırmızı meyve (Çilek, Frambuaz, böğürtlen ya da Vişne)

Panna Cotta’mızı hazırlamak için önce sütü bir tenecerede kaynama noktasına kadar ısıtıyoruz. Çok fazla kaynatmadan hemen ateşten alıp şeker ve vanilya şekerini ekliyoruz.
Bu karışım bir kenarda biraz ılınırken biz jelatini hazırlayacağız. Tariflerdeki miktarlar üreticinin reçetesine göre değişebilir ama normal şartlarda bize 2 tatlı kaşığı toz jelatin yetecektir. Daha önce hiç jelatin kullanmamış olanlar için bu kısmı biraz detaylı yazacağım. Toz jelatini bir fincana koyup üzerine 5-6 çorba kaşığı su ekleyin. 5 dakika kadar şişmesini bekleyin. Şimdi bu fincanı içi 2 parmak su ile doldurulmuş küçük bir tencerenin içine oturtun ve su banyosunda jelatini ısıtmaya başlayın.  Jelatin tamamen çözündüğünde, şeffaflaştığında hemen ateşten indirin çünkü 100 derecenin üzerinde jelatin jelleştirme özelliğini yitiriyor. Şimdi çözünmüş olan jelatini de bir kenarda birkaç dakika soğumaya bırakalım ve bu arada süzme yoğurdu süte ilave edip iyice karıştıralım.
Şimdi son aşamada jelatin fincanının içine ılık süt yoğurt karışımından bir kaç kaşık ilave edip sıcaklıklarının birbirine yaklaşmasını sağlayalım. Ve sonunda jelatini ılınmış olan süt karışımının içine döküp bir çırpma teli ile güzelce karıştıralım. Ama fazla köpük oluşturmayın çünkü jelatin sayesinde oluşan köpükler kalıcı oluyor ve tatlının dokusunu bozuyor.

Malzemeyi 8 küçük tatlı kasesine paylaştırın ama tam doldurmayın çünkü üzerine bir de meyve peltesi gelecek. Daha büyük porsiyonlar isterseniz 6 kaba paylaştırın. Şimdi Panna Cotta’nızı buzdolabına koyup jelatinin etkisi ile sertleşmesini bekleyin, yaklaşık 2 saat sürebilir.

Pelte yapmak için ben bir çorba kaşığı buğday nişastasını birkaç çorba kaşığı vişne suyuyla ezip kalan vişne suyunu büyükçe bir cezveye koyup ısıtıyorum ve kaynadığı anda ocaktan alıp ezilmiş nişastayı karıştırıp sonra bir taşım daha kaynatıyorum. Hafif kıvamlı bir sos haline gelmesi gerek. Çok katı olursa biraz daha su ya da vişne suyu ilave edin. Çok sıvı olursa da biraz daha nişasta ezip aynı işlemi tekrarlayın.

Son aşamada katılaşmış olan panna cotta porsiyonlarının üzerine meyvelerinizi koyup onun üzerine de peltenizi dökün. Kış günlerinde sos henüz sıcakken de servis yapabilirsiniz ama soğutulmuş olarak daha güzel.

Reklam

>Vişne Likörü ve (Çakma) Mon Cheri’lerim

>
Bir süre önce yaptığım Kara Orman pastası tarifini yazarken Vişne Likörümden ve pastamı süslemek için kullandığım çakma Mon Cheri’lerden bahsetmiştim. Şimdi vişnelerin tam zamanı ve ben de yeni sezon vişne likörü için kavanozlarımı doldurmaya başladım. Burada Fotoğrafını gördüğünüz likör geçen yılın ürünü. Çünkü yeni ürünün hazır olması daha en az 2 ya da 3 ay sürecek. Ben yıllar önce yaptığım ilk denemede sadece 1 kg vişne kullanmış ve 3 ay sonra likörüm hazır olduğunda neden bu kadar az yaptım diye hayıflanmıştım.. Ama tabii o arada iş işten geçmiş ve vişne mevsimi de bitmişti. O zamandan beri her yıl en az 2 kg vişne ile yapıyorum bu likörü. Durdukça güzelleşen ve yıllarca saklanabilen bir ürün olduğundan yaparken fazla fazla yapmakta bir sakınca yok. Tarif konusuna gelince; Ben ilk yaptığımda henüz internet bu kadar yaygın değildi ve kulaktan dolma bilgilerle hazırlamıştım. Sonra her yıl denedikçe çeşit çeşit yapılabileceğini farkettim. Şeker ölçüsünü birebir’den bire yarıma kadar değiştirebilirsiniz. Baharat olarak ben mutlaka tarçın çubukları ve 10-12 adet karanfil ilave ediyorum. Ama hiç baharat kullanmadan yapabileceğiniz gibi kakule gibi daha egzotik baharatlar da ilave edebilirsiniz. Likörünüzü daha sonra biraz seyreltmek için votka, kanyak ya da rom kullanabilirsiniz. Benim tercihim votkadan yana. Seyreltme konusu da kişiye göre değişebilir. Ben bu likörü gerçekten biraz tatlı ve yoğun sevdiğimden hem şekerini biraz fazla tutuyorum hem de daha sonra alkolünü biraz az koyuyorum.
Bunları baştan yazıyorum ki tarife sıkı sıkı bağlı kalmanıza gerek olmadığını bilin damak tadınıza görek esnek davranın. Benim vişne likörü tarifim burada:
Malzemeler:
2 kg Vişne
1,5 kg şeker
4 adet çubuk tarçın
10-12 adet Karanfil

Seyreltmek için 3-4 bardak Votka / Kanyak/ Rom

Vişneleri önce yıkayıp sonra sadece saplarını çıkarın. (Çekirdekleri içinde kalıyor) Büyükçe bir kavanoza vişneleri şekerle kat kat olacak şekilde koyun. Yani bir kat vişnenin üzerine kapatacak kadar şeker döküp bir kat daha vişne vs. vs. en üst katmanda yine şeker olmalı. Bu arada tarçın çubuklarını, karanfilleri ve varsa diğer baharatları da bu katmanların arasına atın. Şimdi kavanozun kapağını kapatıp mümkünse güneş gören bir balkona koyun. İlk birkaç gün içinde vişnelerin suyunu saldığını ve şekerlerin bu su ile eriyip bir kavanoz dolusu vişne konservesine dönüştüğünü gözlemleyebilirsiniz. Hele İzmir gibi sıcak bir memlkette yaşıyorsanız bu iş daha hızlı oluyor. İlk günlerde sık sık kavanozu sallamayı ihmal etmeyin çünkü şekerleri bir kısmı dibine çöküp sonra çözünmekte zorlanabiliyor. Sonraki aşamada kavanozu gölge bir ortama alıp ara sıra sallamaya devam ederek sabırlı(!) olmanız gerekiyor. Birkaç hafta sonra(en az 8-9 hafta)vişneler kendi alkolünü oluşturup likör haline gelecekler. Her hafta kavanozunuzu açıp ufak bir deneme yapabilirsiniz. Ama benden söylemesi: Ne kadar çok bekleyebilirseniz o kadar lezzetli bir likör elde edeceksiniz. 2-3 aylık sürenin sonunda kavanozunuza bir miktar votka/kanyak ya da rom ilave ederek likörünüzü seyreltip bir kısmını küçük bir şişeye doldurun. Ama hepsini şişelemeyin. Siz ilk partiyi bitirene kadar diğerleri kavanozda lezzetlenmeye devam etsinler. Bu kavanozu içindeki vişnelerle beraber 1 – 2 yıl saklayabilirsiniz. Ama içindeki sıvı vişnelerin üzerinde olmalı. Yoksa kıymetli vişneleriniz büzülüp kururlar.

Şimdi bugünkü yazımın ikinci tarifine sıra geliyor. Bu likörü yapmak için pazarın en ucuz küçük vişnelerinden değil de yayladan gelme iri vişneleri kullandıysanız aylar sonra bile kütür kütür dolgun vişneleriniz olacaktır. Bu vişneleri likörün yanında ya da her kadehin içine birer tane atarak ikram edebileceğiniz gibi çekirdeklerini çıkararak pasta ve keklerin içine de koyabilirsiniz. Ama siz de benim gibi birer Mon Cheri* fanatiği iseniz likörden çıkardığınız vişneleri iyice süzdükten sonra buzdolabında soğutup ben mari usulü ile ısıttığınız bitter çikolatanın içine iki tatlı kaşığı yardımı ile daldırıp sonra yağlı kağıt üzerinde soğutarak nefis bir pralin elde edebilirsiniz.

Ben bu pralinleri bir kutu içinde buzlukta saklıyorum. İçerdiği alkol sayesinde vişneler donmuyor ama etrafındaki incecik çikolata örtüsü donuyor ve ağzınıza attığınızda çıtır çıtır dağılan bir çikolata ile beraber vişnenin nefis aroması damağınızda patlıyor. Vallahi anlatmakla olacak gibi değil. Mon Cheri severler ne demek istediğimi bilirler:)

Ben bu işlerle uğraşamam ama vişne likörünü de denemek istiyorum diyenleri Rokka‘ya bekleriz. Geçen yılın son şişesini misafirlerimize ikram ediyoruz. 2-3 ay sonra da yeni mahsul likörümüz hazır olacak 😉
*Mon Cheri: Ferrero firmasının vişne likörü ve vişne tanesi ile doldurulmuş bir pralin türü.

>40 yaş pastası.. Karaorman Pastası / Schwarzwaelder Kirschtorte

>
İşte ben de 40 oldum… Küçükken 40 yaş ve üzeri bana çooook uzak görünürdü ve 40 yaşın üzerindeki insanlar sanki bir ayağı çukurda yaşlı insanlarmış gibi gelirdi bana.. Oysa hayatın tadı esas 40’ından sonra çıkmaya başlıyor..Çoğumuz bu yıllarda artık para, pul, kariyer vs. egolarından kurtulmuş, mankensel vücut ölçülerine ulaşmak yerine kendini iyi(!) hissetmenin önemini kavramış, karşısındaki insanları değiştirmek için uğraşmak yerine oldukları gibi kabul etmeyi öğrenmiş, çoluk çocuk aile işlerini bir düzene koymuş, gelecek için endişelenmekten vazgeçmiş (zaten geleceğin yarısı geçmiş oluyor:)) ama hayaller kurmaktan da vazgeçmemiş bir ruh halinde olmuyor muyuz?? Ben kendi hesabıma 40’lı yaşlarıma girerken her anlamda kendimi daha olgun ve mutlu hissediyorum ve 40 yaş partim için Rokka’ya gelen tüm sevdiklerime teşekkür ediyorum..
Çooook uzuuuun zamandır yapıp bloguma eklemek istediğim bir pasta vardı. Aylar önce Goncagül benden bir Karaorman pastası tarifi istediğinden beri benim de aklımdaydı bu pastayı yapmak. Ama böyle bir pasta da öyle her gün yapılmazdı ki.. Hani hakikaten bir kutlama filan olması gerekiyordu. Ben de kendime 40 yaş hediyesi olarak işte bu pastayı hazırladım. Orjinal tarifin hazırlanışı biraz daha zahmetli çünkü iki farklı taban kullanılarak yapılıyor ama ben biraz modernize edilmiş bir tarifi uyguladım.. Pastanın üzerine süs olarak konulacak vişneler için ise çok özel bir alternatif hazırladım; 2 yıl önce hazırladığım vişne likörümün vişnelerini süzmüş ve tam olarak ne yapacağımı bilmez bir haldeydim. Mon cheri pralinlerinin fanatiği olarak aklıma bir fikir geldi. Vişneleri iki tatlı kaşığı yardımı ile ben mari usulü ile erittiğim bitter çikolatanın içine daldırıp çikolatanın soğuması için yağlı kağıdın üzerine dizip buzdolabına koydum.. Voila… İtalyan Mon cheri’leri aratmayacak pralinlerim hazırdı.. Pastamın üzerine süs yapmak için 40 adet ayırıp diğerlerini oracıkta çıtır çıtır tükettiğim,itiraf ediyorum.. Mon cheri’den tek farkları vişnelerimin içindeki çekirdikleri idi.. Ama 2 yıldır vişne likörümün içinde bekleyen bu vişnelerin çekirdekleri bile lezzetliydi doğrusu.. Bir sonraki yazımda da vişne likörünün tarifini vereceğim. Şimdi Karaorman pastası:
Malzemeler:
Pasta tabanı için:
140 gr bitter çikolata
75 gr şeker
6 yumurta
180 gr şeker
100 gr un
50 gr Buğday nişastası
2 tatlı kaşığı kabartma tozu

Kreması için:
800 gr çekirdekleri ayıklanmış vişne(ya da dondurulmuş vişne)
500 ml vişne suyu
4 çorba kaşığı(silme dolu) Buğday nişastası
2 çorba kaşığı şeker
100 ml vişne likörü/ ya da vişne suyu
1 lt krema (1 büyük ya da 5 küçük paket kremaya denk geliyor)
3 paket vanilya şekeri
2 paket krema sertleştirici(isteğe bağlı)

Süsleme için:
17 adet vişne (biraz şekerle 1 taşım kaynatılmış olmalı)
100 – 150 gr çikolata rendesi

Karaorman Pastası Tarifi
Pasta tabanı için çikolatayı mikro dalgada(düşük watta lütfen) ya da benmari usulü ile(içinde sıcak su bulunan bir tencerenin üzerine konulan bir başka kabın içine koyarak yapılan ısıtma işlemi)eritin. Yumurta sarıları ile beyazlarını ayırıp önce beyazları çırpın sonra da sarıların içine şekeri ilave edip köpürtün. İçine erimiş çikolatayı da ilave edin. Bu malzemelerin üzerine yumurta akı köpüklerini koyun ve en üzerine de un, nişasta ve kabartma tozunu eleyerek ilave edin. Mikserinizi bir kenara bırakıp bir kaşık yardımı ile dikkatlice tüm malzemeyi birbirine karıştırın ama dikkat edin fazla karıştırmayın yoksa pastanız sonradan söner.. Sadece unu taneleri görünmez olana kadar ve karışım az çok homojen bir hale gelene kadar kaşıkla aşağıdan yukarıya doğru karıştırın. Şimdi bu pandispanya hamurunu dibine yağlı kağıt serdiğiniz bir yuvarlak kelepçeli kalıba dökün ve önceden ısıtılmış fırında 175 derecede 40-45 dakika pişirin.
Pandispanya fırından çıkınca tel ızgaranın üzerine alıp iyice soğutun. (Bir gün önceden de hazırlayabilirsiniz) Daha sonra uzunca bir bıçak yardımı ile ya da bir mutfak ipi kullanarak keki enlemesine 2 kez keserek kalınlıkları birbirine eşit 3 taban elde edin. Eğer eşit olamadıysa da en kalın tabanı en alta alarak iç malzemeleri hazırlamaya başlayın.
Bunun için vişne suyundan birkaç çorba kaşığı ayırıp nişasta ve şeker ile ezerek bir kenara koyun. Kalan vişne suyunu kaynatıp nişasta karışımını ilave edin ve bir kez daha kaynatın. Son olarak vişneleri ilave edip bir kez daha kaynatın. Eğer alkol kullanacaksanız likörünüzün yarısını bu karışıma ilave edin yoksa onun yerine vişne suyu kullanabilirsiniz. Vişne likörü ya da vişne suyu ile en alt tabanı ile biraz ıslatıp üzerine hazırladığımız vişne peltesinin yarısını dökün ve kenarlara doğru yayın biraz soğumasını beklerken (bu arada diğer yarısının soğumaması için tencerenin kapağını kapatın) Kremanızı çırpmaya başlayın. Eğer bir el mikseri kullanıyorsanız önce kremanın bir yarısını çırpıp içlerini hazırladıktan sonra diğer yarısını çırpmanız daha iyi olur. Ama zaten büyük bir mutfak robotum var o benim için çırpar diyorsanız tüm kremayı döküp çırpın. Krema biraz kıvamlandığında vanilya şekerlerini ilave edip çırpmaya devam edin. Krema iyice kıvamlı hale geldiğinde eğer benim gibi sıcak bir şehirde yaşıyorsanız ve paztanızın ertesi gün hala bütün bir halde duruyor olmasını istiyorsanız 1 ya da 2 paket krema sertleştirici ilave edip biraz daha çırpın. Ama soğuk zincirini bozmadan pastayı ev ortamında ikram edecekseniz bu mucize tozdan kullanmanıza gerek yok.. Şimdi çırpılmış vanilyalı kremanın yaklaşık dörttebirini pasta tabanımızın üzerinde ılınmış olan vişnelerin üzerine döküp kenarlara doğru biraz yayın. Bu kremalı tabanın üzerine ikinci pasta tabanını dikkatle oturtup yine aynı şekilde likör ya da vişne suyu ile ıslatın üzerine kalan vişne peltesini dökün ve pelte ılınınca kremanın diğer dörtte birini dökün. Son kat pasta tabanını(tavanı da diyebiliriz:) da en üste oturtup onu da biraz likör veya vişne suyu ile ıslatın, kalan kremadan bir krema şırıngasına doldurup buzdolabına koyun (bunu üzerini süslemek için kullanacağız) diğer krema pastanın üzerini ve kenarlarını sıvayın. Bu işi ilk kez yapanlar düzgün bir görüntü elde etmekte zorlanabilirler ama endişelenmeyin çünkü pastanın üzerine ve yanlarına kaplanan çikolata rendeleri ile görüntü kurtuluyor!
Çikolata rendelerini üzerine serpmek kolay da yanlarına yapıştırmak biraz tecrübe gerektiriyor. Büyükçe bir bıçak ya da spatula ile yan taraflarından aşağıdan yukarıya doğru çekerek yapmayı deneyebilirsiniz.
Pastanın üzerine süs için konulacak vişne şekerlemeleriniz yoksa 17 adet vişneyi bir kaşık şeker ve çok az su ile bir taşım kaynatıp iyice süzün(mümkünse bir gece önceden yapın) ve soğutun. Sonra şırıngaya ayrdığınız krema ile pastanın üzerine ve ortasına toplam 16+1 krema rozeti sıkın. Her rozetin ortasına birer vişne oturtun… İşte meşhur Karaorman pastası!

>BAYRAM TATLISI – Vişne Pelteli Sakızlı Muhallebi

>
Herkese İyi Bayramlar!
Her ne kadar Bayram deyince hepimizin aklına baklava, kalburabastı filan gibi daha geleneksel tatlılar gelse de ben bu kez daha hafif bir tatlı denemesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Sakızlı muhallebi ile vişneli pelte uyumu çok güzel oldu. Muhallebi ve vişne karışımını aslında pasta dolgusu olarak hazırlamıştım ama malzeme fazla gelince bir çay bardağına doldurup soğuttum. Voila! alternatif bir bayram tatlısı hazır oldu… Tatlıyı çay bardağında sunma fikrini çok sevdiğim yemek yazarlarından Arman Kırım’dan aldım. Bence çok hoş bir sunum oldu..
Malzemeler:

Muhallebi:
1/2 lt süt
1/2 su bardağı şeker
1 paket vanilya şekeri
1 çaykaşığı kadar dövülmüş sakız ya da 1 tatlı kaşığı dolusu sakız reçeli
1 kahve fincanı un (türk kahvesi fincanı)
1/2 kahve fincanı nişasta
125 ml taze krema (1/2 paket)

Vişne Peltesi:
250 gr dondurulmuş ya da taze (çekirdekleri çıkarılmış)Vişne
3-4 çorba kaşığı şeker
2 çorba kaşığı Nişasta
250 ml vişne suyu (bir küçük kutu meyvesuyu)

Önce muhallebiyi hazırlıyoruz. Bunun için nişasta ve unu karıştırıp küçük bir kaseye koyun. Üzerine 2-3 çorba kaşığı süt koyup ezerek karıştırın. Kalan sütü şeker ile beraber kaynatıp ateşten indirin. Nişasta-un karışımını ekleyip kıvamlı bir hale gelinceye kadar kaynatın. Son olarak kremayı ve damla sakızlarını ya da reçelini ilave edip bir taşım daha kaynatıp ocaktan indirin. kadehlere ya da alternatif olarak çay bardaklarına muhallebinizi paylaştırın ama üzerinde pelte için boşluk bırakmayı ihmal etmeyin.
Sakızlı muhallebi soğurken Pelte için aynı şekilde nişastayı 1-2 çorba kaşığı vişne suyu ile ezerek karıştırın. Vişneleri meyve suyu ve şeker ile kaynatıp ocaktan indirin. Nişasta karışımını ekleyip güzelce karıştırdıktan sonra tekrar kaynatın. Normal şartlarda birkaç dakika kaynadıktan sonra kıvamlanması gerekir. Fazla sulu olduysa biraz daha nişasta ezip ekleyerak ya da fazla katı olduysa biraz daha meyve suyu ekleyerek kıvamını tutturabilirsiniz. Pelte sıcakken epey akışkan bir kıvama sahip olmalı… Soğuyunca sertleşecektir.
Afiyet olsun..

>Vanilyalı Vişne pastası

>
Yaşasın Şehir Hayatı… Yeniden İzmir’deyiz, evimizdeyiz.. Dalyan’da geçirdiğimiz güzel yaz’ı arkamızda bıraktık ve şehrimize döndük.. Küçük bir sahil kasabasında birkaç ay geçirmek pek güzeldi ama doğrusu yeniden şehre döndüğümüz için de hepimiz mutluyuz. Şehir hayatının curcunasına çok renkliliğine alışkın bizim gibi insanlar için kasaba hayatı 3-4 aydan sonra rahatsız edici olmaya başlıyor. En güzeli ikisini kombine edebileceğimiz bir düzeni oluşturmak olacak!…
Şimdilik kızların okul-dershane-spor olaylarına kilitlendik. Bir yandan da başka bir telaşımız var ama onun sürprizi bozulmasın, bir başka yazıya kalsın..
Bugünkü pastamın orjinal tarifi İtalya’dan e-posta ile geldi.. Tarif Özlem’e ait ama ben ufak tefek eklentilerle bambaşka bir pasta yarattım. Orjinal tarifi okuduğumda çooook eskiden Bursa Turistik pastanesinde satılan “Alman Pastası”nı anımsadım.. Arası kremalı, üzeri pudra şekerli bu keki annem ilk gördüğünde pek şaşırmış ve “Almanya’da böyle pasta yok ki!” demişti..
Gülhan ve Ada bebek’in geleceklerini öğrendiğimde önce “Tuna Dalgaları” pastasını yapmaya karar vermiştim. Ama sonra denenecek tarifler klasörümde epeydir sıra bekleyen bu keki hatırladım ve biraz farklılaştırarak ilk denememi yaptım.Sonuçta Tuna dalgaları pastası ile Kara orman pastası arasında bir pasta oldu.. İkisinden de daha hafif ama çok lezzetli.. Vişne-Vanilya-Çikolata üçlüsünün harika bir bileşeni oldu.. Bu pastaya daha orjinal bir isim vermek isterdim bu konuda pek yaratıcı değilim ne yazık ki… Aranızda pastayı deneyenler olursa bu konuda fikirlerinizi istiyorum… Bu arada Defne pastaya bayıldı ve favorileri arasına kattı… Hatta bundan sonra Doğumgünü pastası olarak bunu istiyorum diyecek kadar ileri gitti:)
Tarif oldukça minik bir pasta için: 22 cm’lik kelepçeli bir kalıp kullandım. Daha büyük bir pasta için malzemeleri aynı oranda arttırmanız gerekir.
Şimdi Tarife geçelim:
Vanilyalı Vişne Pastası
Kek Malzemesi

125 gr tereyağı
125 gr Un
125 gr Şeker
2 Yumurta
1/2 Paket kabartma tozu
1 Paket Vanilya şekeri

Krema
2 Yumurta sarısı
2 Çorba kaşığı şeker
1 Paket vanilya şekeri
1 Çorba kaşığı Un
1 fiske tuz
250 ml (Bir büyük bardak) Süt

3-4 Çorba kaşığı Damla çikolata ya da
rendelenmiş bitter çikolata

Vişne peltesi
200 gr Vişne (dondurulmuş ya da taze)
2-3 çorba kaşığı Şeker
1 paket vanilya şekeri
2-3 Çorba kaşığı Nişasta
1/2 barda su ya da vişne suyu

Çikolata cilası
100 gr Bitter çikolata
2-3 çorba kaşığı tereyağı

Kek için oda sıcaklığında olan tereyağını biraz köpürene kadar çırpıp içine şekeri ve vanilya şekerini ilave ediyoruz. Bu aşamada çırpma süresi keklerde çok önemli çünkü kekin kabarması için çok önemli olan kabarcıkların oluşumundaki ilk adım burada.. Daha sonra yumurtaları birer birer ilave ederek her biri için birer dakika çırpmaya devam ediyoruz. (Bu aşamada çırpma süresini kısa tutarsanız kekiniz kabarmayabilir ve sert olabilir. Daha sonraki aşamada içine katılan kabartma tozu sadece bu aşamada elde edilen kabarcıkların daha büyümesini sağlıyor ama yeni kabarcık oluşturamıyor… )Un ve kabartma tozunu karıştırıp ilave edin ve bu aşamada artık çok fazla çırpmayın çünkü un ile beraber çok fazla çırparsanız daha önce yaptığınız kabarcıkların patlamasına neden olursunuz. Hamuru 22 cm’lik kelepçeli bir kalıba koyup 170 derecede 20-25 dak. üzeri altın sarısı rengini alana dek pişirin.Çırpma konusundaki ipuçlarına dikkat ettiyseniz harika bir kek olacaktır!
Kek biraz soğuyunca kelepçeli kaptan dikkatlice çıkarıp uzun bir bıçakla keki ortasından ikiye ayırın.
Arasına kotymak için önce vanilya kremasını hazırlayın: Sütü bir tencereye koyup kaynama noktasına kadar ısıtın. Ateşeten indirin. Bir kasede yumurta sarılarını şeker,vanilya şekeri tuz ve un ile çırpın. Bir yandan sürekli karıştırarark bu karışımı süte ekleyin. Şimdi sütü tekrar ocağa alıp sürekli karıştırarak pişirin ve kıvamı koyulaştığında tekrar ocaktan indirin. Biraz ılındıktan sonra pastanın taban parçasının üzerine dökün ve kenarlarına kadar gelecek şekilde yayın.
Vanilya kreması biraz soğuyunca damla çikolataları yada rende çikolatayı üzerine dökün.
Bu arada vişneleri bir tencereye alıp üzerine şekeri ilave edin. Bir taşım kaynatın ve ateşten alın. Bir kasede su veya meyve suyu ile nişastayı ezin ve bu karışımı vişnelere ilave edip bir taşım daha kaynatın. Koyu kıvamlı bir pelte elde etmiş olmanız gerekiyor. Fazla koyu olursa biraz su yada meyve suyu ilave edebilirsiniz. Fazla sulu olduysa biraz daha nişasta ezip katabilir ve bir taşım daha kaynatabilirsiniz. Vişne peltesi de ılınınca çikolata parçalı vanilya kremasının üzerine dökerek yayın. pastanın üst parçasını dikkatlice vişnelerin üzerine yerleştirin.
Çikolata cilası için bir tencereye su koyup ateşe koyun. Bu suyun içine bir kap koyup (ben mari usulü) tereyağı ve çikolatayı eritin. Oldukça akışkan bir hale gelene kadar ısıtın. Bazı çikolatalar erimemekte ısrar edebilir. O zaman içine biraz daha tereyağı koyabilirsiniz. Ama fazla ısıtmamaya ve içine kesinlikle su kaçırmamaya dikkat edin yoksa çikolatanın yapısı bozulabilir.. Bu malzemeyi henüz çok sıcakken pastanın üzerine çok ince bir tabaka halinde sürün..
Tüm pastayı buzdolabında en az 2-3 saat soğutun. (rahatlıkla bir gece önceden yapabilirsiniz…)
Afiyet olsun

>Waffel

>
Waffel denildiğince pek çoğunuzun aklına mis gibi vanilya kokusu ile beraber diktörtgen şeklinde üzeri binbir çeşit meyve ve sosla tatlandırılan bir tür belçika tatlısı geliyordur. Oysa Waffel benim için yuvarlak olmalı ve bu yuvarlaklar küçük kalplerden oluşmalıdır. Hamuru incecik olmalı ve üzerine sadece taze çırpılmış krema ve sıcak vişne sosu konmalıdır. Hadi hava çok sıcaksa dondurma ile soğuk vişne sosu da olabilir.. Ama sadece o kadar…
Waffel kelimesinin kökünün Flamanca’da arı peteği anlamına gelen bir kelimeden geldiği düşünülmekle beraber waffel yapmakta kullanıldığı düşünülen ilk waffel presleri 9. yy civarına tarihlenerek Belçika’da bulunmuş. Almanya’da her panayır’da muhakkak satılan waffel’lar için yüzlerce tarif olmakla beraber benim favori tarifim “Das Dr. Oetker Grundbackbuch” kitabımdan. Waffel’ları hazırlamak için Tchibo‘dan aldığım ikili bir Waffel makinası kulanıyorum. Türkiye’de satılan Waffel makinalarının çoğu dikdörtgen şeklindeki kalın Belçika Waffelları hazırlamak için kullanılıyor. Benim tercihim daha ince olan yuvarlak Alman tipi waffeller!.
Yukarıdaki Fotoğraf ise yine Dalyan Kano Otel’de çekildi. (Bu arada Kano otel internet sitesine bir süredir virüs uyarısı nedeniyle giriş yapılamıyor, yeni sitemiz hazırlanıyor!)
Waffel
Hamur için malzemeler:
175 gr Tereyağı
175 gr Şeker
1 paket vanilya şekeri
4 Yumurta
1 fiske tuz
200 gr Un
50 Gr Nişasta
1/2 tatlı kaşığı Kabartma Tozu

Üzerine
250 gr dondurulmuş vişne
2-3 çorba kaşığı şeker
1-2 çorba kaşığı nişasta

1 paket pastörize krema
Sıcak günlerde kremanın hemen yumuşamasını engellemek için bir poşet krema sertleştirici kullanabilirsiniz.

Tarif:
Öncelikle Vişne sosu için vişneleri bir tencereye alıp nişasta ve şekeri üzerine ilave edin, vişneleri bir taşım kaynatıp tadını ve kıvamını kontrol edin. Gerekiyorsa şeker ya da biraz suyla ezilmiş nişasta ilave ederek ya da çok katı kıvamlı olduysa biraz su ilave ederek yumuşak kıvamlı bir pelte elde edin. Pelte soğuk yenecekse önceden hazırlayıp soğutmuş olmalısınız, Alman usulü sıcak pelte koyacaksanız tencerede kalabilir.
İyice soğuttuğunuz kremayı yine soğutulmuş bir kabın içinde soğutulmuş çırpma telleri ile mikserde önce düşük sonra yüksek devirde çırparak kıvamlı bir hale gelmesini sağlayın. Hazır kremayı iyice soğuması için hamur hazırlanana kadar buzluğa da koyabilirsiniz. Ya da buzdolabının en üst rafına koyarak serin kalmasını sağlayın. Eğer ortam çok sıcaksa ve krema bir müddet servis için dışarıda duracaksa kremayı çırptıktan sonra bir paket krema sertleştirici ilave edebilirsiniz.

Hamur için; Tereyağını eritip mikserle köpürene kadar çırpın. Şeker ve vanilya şekerini ilave edip çırpmaya devam edin. Birer birer yumurtaları(oda sıcaklığında olurlarsa hamur daha güzel olur) ekleyip tuzu da katın. Un,nişasta ve kabarta tozunu bir süzgece koyup(İkea’da özel un süzgeçleri var eleyerek hamura karıştırmak için çok pratik) orta devirde çırparken yavaş yavaş hamura ilave edin. Akışkan kıvamlı bir hamur elde etmiş olmalısınız. Eğer kıvamı fazla sert olduysa biraz süt yada su koyarak akışkan hale getirebilirsiniz.
Waffel makinanızı yağlayıp(yeni modeller genellikle pek yağlanmayı gerektirmiyorlar!) ısıtmaya başlayın. Makine iyice ısındığında yaklaşık bir büyük servis kaşığı dolusu hamuru hızlıca makinenin içine yayıp kapağını kapatıp bir süre bastırın. Bu sürede hamur ısınıp makinenin içine yayılacaktır. Makinenin cinsine göre 1-2 dakikada waffellar üzeri kızararak servise hazır hale geleceklerdir. Hazır olan Waffel’ları bir tel ızgara üzerine alıp sonra da fazla soğumasını beklemeden önceden hazırladığınız krema ve vişne sosu ile servis yapın.
Yalnız waffel servisi yapmak biraz Mangal başında durmaya benziyor, mutlaka makinenin başında durmak gerekiyor ve siz ancak sonuncu waffel pişirildikten sonra misafirlerinizin yanına geçebiliyorsunuz. Benimki gibi açık mutfağı olanlar bu sırada muhabbetten kopmadan waffel pişirebilirler:)
Her waffel üzerine bir kaşık krema ve bir kaşık vişne peltesi ile servis edilir.
Bu arada waffel servisi için yaratıcılığınıza sınır koymayın.. Çeşit çeşit meyvelerden çikolata soslarına ve dondurmalara kadar pek çok malzeme waffel’lara yakışıyor..